Melike Hanım, sanayi dünyasının genellikle erkek egemen olan alanında, cesareti ve azmiyle önemli bir fark yaratıyor. Genç yaşta, ağabeyinin işini örnek alarak forkliift servisinde çırak olarak çalışmaya başlayan Melike, sektöre olan ilgisi ve azmi ile dikkat çekiyor. Buğday tarlalarından sanayiye uzanan hikayesi, sadece kendi hayatını değil, aynı zamanda kadınların iş gücündeki yerini de sorgulatıyor.
Melike Hanım’ın sanayiye girişi, çocukluk yıllarına dayanıyor. Ailesi tarım ile uğraşırken, ağabeyi makine mühendisliği eğitimi aldı ve sanayide çalışmaya başladı. Melike, ağabeyinin işine duyduğu hayranlıkla birlikte, bu alanda kendine de bir yol çizmek istedi. 20’li yaşlarının başında, sanayiye adım attı ve bu süreçte forklift tamir ve bakımı üzerine eğitim almaya başladı. Elde ettiği bilgilerle birlikte, sanayinin zorlu koşullarında kadınların da yer alabileceğini kanıtlıyor.
Forklift servisinde çıraklık yapmaya başladığında, karşılaştığı zorluklar elbette fazlaydı. Başlangıçta, tüm çalışanlar tarafından farklı bir gözle bakıldığını söyleyen Melike, yaşadığı tecrübelerin azmini daha da artırdığını belirtiyor. Her gün yeni bir şey öğrenmenin keyfini yaşarken, aynı zamanda kadınların sanayi sektöründe neden daha fazla yer alması gerektiği konusunda da farkındalık yaratmaya çalışıyor.
Sanayide kadın istihdamı, birçok ülkede hala ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Melike Hanım, işiyle ilgili sadece teknik bilgi sahibi olmanın yeterli olmadığını, aynı zamanda psikolojik ve sosyal pek çok zorluğu da aşmak gerektiğini vurguluyor. Kadınların bu alanda daha fazla yer alması gerektiğini savunan Melike, “Kadınlar da her sektörde başarılı olabilir. Sanayi dünyasında bulunmak sadece fiziksel güçle ilgili değil; bilgi, azim ve kararlılık ile de ilgilidir,” diyor.
Melike, gelecekte kendi işini kurma hayalini de asla unutmuyor. Hedefi, genç kızlara ilham vererek onların da bu sektörde yer almalarını sağlamak. Bunun için mentorluk yapma ve bilgi paylaşma konusunda aktif olmayı planlıyor. “Eğer ben bunu yapabiliyorsam, diğer kadınların da yapabileceklerine inanıyorum,” diyen Melike, sanayinin sadece erkekler için değil, kadınlar için de fırsatlar sunan bir alan olduğunun altını çiziyor.
Sonuç olarak, Melike Hanım’ın hikayesi, yalnızca bir çıraklık hikayesi değil. Bu, aynı zamanda kadınların iş dünyasındaki yerini ve potansiyelini gözler önüne seren bir başarı öyküsü. Onun gibi cesur kadınların varlığıyla, sanayi dünyasında cinsiyet eşitliğine ulaşmak ve daha fazla kadının bu alanda yer alması, hiç de hayal değil. Melike, hayallerinin peşinden koşarken, birçok genç kıza da ilham vermeye ve cesaret aşılamaya devam ediyor. Sanayi dünyasının kapıları, onun gibi cesur kadınlara açılmayı bekliyor.