Mısır, Orta Doğu’nun karmaşık siyasi dinamikleri içinde sıkışmış bir ülke olarak, aktivistlerin Gazze'ye destek vermek amacıyla düzenlemeye çalıştığı yürüyüşü engelleyerek medyanın gündemine oturdu. Söz konusu yürüyüş, Filistin halkına destek sağlamayı ve uluslararası kamuoyunun dikkatini bu bölgedeki insani krizlere çekmeyi amaçlıyordu. Ancak Mısır hükümeti, güvenlik gerekçesiyle bu tür sokak gösterilerine karşı sert bir tutum sergiledi. Bu olay, hem Mısır iç politikası hem de bölgedeki insan hakları durumu açısından önemli bir tartışma başlattı.
Mısır, özellikle Arap Baharı’nın ardından yönetimde değişiklikler yaşasa da, hâlâ sıkı bir güvenlik politikası uygulamaktadır. Hükümet, muhalif sesleri bastırmak ve toplumsal huzuru sağlamak adına birçok yasayı devreye sokmuş durumda. Bu bağlamda, aktivistlerin Gazze'ye destek için düzenlediği yürüyüş, Mısır'ın sıkı yönetim politikalarının bir yansıması olarak görülüyor. Mısır polisinin sokaklarda göründüğü ve aktivistleri engellemek için müdahale ettiği olaylar, sosyal medyada geniş yankı buldu. Birçok kişi, bu durumun ifade özgürlüğüne karşı bir tehdit olduğunu dile getirirken, hükümet tarafında bu yürüyüşlerin ulusal güvenlik açısından bir risk oluşturduğu savunuldu.
Mısır’ın bu eylemi, uluslararası alanda da sert tepkilere yol açtı. Hak grupları ve insan hakları savunucuları, Mısır hükümetini protesto gösterilerine müsaade etmemekle suçlayarak, bu yaklaşımın demokratik değerlere aykırı olduğunu belirtti. Ayrıca, Mısır’ın Gazze’ye sınır komşusu olması ve bölgedeki barış süreçlerinde oynadığı önemli rol göz önüne alındığında, hükümetin dış politikası da tartışmalara yol açmakta. Mısırlı aktivistler, Gazze’de yaşanan insani krizin sadece Filistin'in değil, aynı zamanda Mısır'ın da sorunu olduğunu vurgulayarak destek eylemlerinin engellenmesinin kabul edilemeyeceğini ifade ediyor.
Sonuç olarak, Mısır hükümetinin aktivistlerin Gazze’ye destek yürüyüşünü engellemesi, aynı zamanda bölgedeki siyasi dengeleri etkileyebilecek bir gelişme olarak dikkat çekiyor. Geçmişte var olan destek ve dayanışma duygusunun nasıl yavaş yavaş zayıfladığı, sadece Mısır’da değil, tüm Orta Doğu'da tartışma konusu olmaya devam ediyor. Bu tip gösterilerin bastırılmasının uzun vadede Filistin meselesine ne gibi sonuçlar doğuracağı ise belirsizliğini koruyor. Önemli olan, insanların ifade özgürlüğü ve demokratik hakları konusunda daha fazla duyarlılık gösterilmesi ve bölgede kalıcı bir barış çözümünün sağlanmasıdır.
