3 Mayıs tarihi, Türk milletinin tarihine, kültürüne ve kimliğine sahip çıkma simgesi olarak Türkçülük Günü olarak kutlanmaktadır. Her yıl Türkiye’de, Türk milletinin öz değerlerini hatırlamak ve yaşatmak amacıyla çeşitli etkinliklerle anılan bu özel gün, Türkçülük fikrinin tarihsel gelişimi ve önemine ışık tutmaktadır. Peki, Türkçülük Günü neden bu tarihte kutlanıyor? Bu yazıda, 3 Mayıs Türkçülük Günü’nün kökenlerine, anlamına ve Türk milletinin hafızasındaki yeri üzerine derinlemesine bir bakış sunacağız.
Türkçülük fikri, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde, ulus devlet anlayışının yayılmasıyla birlikte doğmuş ve gelişmiştir. 19. yüzyılın sonlarına doğru, Türk aydınlarının edebiyat, sanat ve fikir dünyasında ortaya koyduğu Türkçü anlayış, bir toplumsal hareket haline gelmiştir. Bu dönemde, Türk milletinin diline, kültürüne ve tarihine sahip çıkma sözü verilmiştir. 3 Mayıs 1944, bu hareketin en önemli kilometre taşlarından birini oluşturur. Bu tarihte, Türkçülük düşüncesinin öncülerinden Nihal Atsız ve arkadaşları, dönemin siyasi ve sosyal koşullarında Türkçülük düşüncesini savunmak amacıyla bir protesto gerçekleştirmiştir. O gün, Türk milletinin dünya üzerindeki yerini ve saygınlığını vurgulamak amacıyla düzenlenen bu protesto, Türkçülük Günü’nün sembolü haline gelmiştir.
3 Mayıs Türkçülük Günü, Türk milletinin tarih içinde yaşadığı zorlukları aşma kararlılığını yansıtan bir gündür. Her yıl bu tarihte, çeşitli etkinlikler düzenlenmekte, paneller, seminerler ve konferanslar aracılığıyla Türkçülük fikrinin anlamı ve önemi vurgulanmaktadır. Bu etkinliklerde, Türk milletinin bağımsızlığını, özgürlüğünü ve kendi kültürel değerlerine sahip çıkmasının gerekliliği dile getirilmektedir. Ayrıca, bu özel günde, Türkçülük hareketinin kahramanları ve fikir önderleri anılmakta; onların fikirleri ışığında Türk milletinin geleceği üzerine tartışmalar yapılmaktadır.
3 Mayıs’ın kutlanmasının diğer bir anlamı ise genç nesillere Türk kültürünü ve değerlerini aktarma çabasıdır. Bugün, Türkçülük Günü vesilesiyle, okullarda düzenlenen etkinliklerle çocuklara ve gençlere Türk dilinin, tarihinin ve kültürünün önemini anlatmak hedeflenmektedir. Türkçe’yi, Türk kültürünü ve Türk milletinin geçmişini tanıtmak, ülkenin geleceği açısından büyük bir önem taşımaktadır. Bu anlamda, 3 Mayıs sadece bir anma günü değil, aynı zamanda Türk milletinin bir araya gelip, değerlerine sahip çıktığı bir buluşma ve yeniden hatırlama günüdür.
Sonuç olarak, 3 Mayıs Türkçülük Günü, Türk milletinin tarih sahnesindeki yerini ve kültürel özelliklerini ön plana çıkaran bir gündür. Bu tarih tüm Türk halkını bir araya getirip, ortak değerleri paylaşma, anma ve kutlama fırsatı sunmaktadır. Türkçülük fikri, yalnızca geçmişte değil, günümüzde de bu topraklarda yaşayan herkesin benimsediği bir düşünce biçimi olmayı sürdürmektedir. Her yıl kutlanan bu özel gün, Türk milletinin ne kadar köklü ve derin bir geçmişe sahip olduğunu hatırlatmakta ve geleceğe umutla bakmamız için bir motivasyon kaynağı oluşturmaktadır.